By İçişleri Bakan Yardımcısı Bülent Turan, “Sokağın inançlı olması tartışmasızdır. Evladımız okula rahat gidecek, yaşlımız mescidine rahat gidecek, bayanımız pazara rahat, keyifle gidecek lakin hiç kimsenin sokağa çıktığında sanki diye, hayvanlar beni ısırır mı diye, önüme çıkar mı diye korkmaması gerektiğini düşünüyoruz. Bunu biz siyasi polemik, bir tartışma konusu olmaktan çıkarmak istiyoruz” dedi.
Zonguldak’ta sahipsiz sokak hayvanlarıyla ilgili yürütülen çalışmalar, Vali Osman Hacıbektaşoğlu’nun konut sahipliğinde İçişleri Bakan Yardımcısı Bülent Turan’ın da katıldığı toplantıda değerlendirildi. Toplantıda hem mevcut çalışmalar hem de yeni düzenlemeler ele alındı. Sofular köyünde süreksiz barınma merkezi inşaat çalışmalarını yerinde inceleyen Turan, Valilikteki toplantı sonrası gazetecilere açıklamalarda bulundu.
“Zonguldak artık yalnızca kömürle değil, madenci yüreğiyle de anılıyor”
İçişleri Bakan Yardımcısı Bülent Turan, 14-20 Nisan Şehitler Haftası olduğunu hatırlatarak, “Başta Zonguldak’taki şehit ailelerimiz olmak üzere tüm şehit ailelerimizi hürmetle selamlıyorum. Pahalı arkadaşlar bugün Zonguldak’tayız. Zonguldak sıradan bir kent değil, rastgele bir kent değil. Zonguldak limanıyla, kömürüyle ülke iktisadına paha katan çok özel bir kent, hoş bir kent. Bu kent yıllar yılı kömür madeni ile anıldı, kömürüyle söz edildi. Lakin 6 Şubat zelzelesi sonrası Zonguldak beşerinin, madenci olan kardeşlerimizin öbür hayatların hayatta kalması için ortaya koyduğu hamasetiyle, özverisiyle, hüneriyle, adeta kömürle değil, madencileriyle bilinir oldu. Zonguldak’ın cevherinin kömür değil, alın teri olduğunu gösterdi. Zonguldak’ın cevherinin kömür değil, madencileri olduğunu gösterdi. Bu türlü bir kentte olmaktan, şahsen cevher olan bu kentte olmaktan büyük onur duyuyorum” dedi.
“Sokakların güvenliği tartışmasızdır”
Sokakların inançlı olması gerektiğini belirten Turan, “Bakın dün Urfa’mızda bir üniversiteli gencimiz, genç kızımız, yavrumuz maalesef hayatını kaybetti. Bu haberleri duymak istemiyoruz. Bu haberlerden üzgünüz, kaygılıyız. Bunu aşmak için bu toplantıları yapıyoruz. Bakın kıymetli arkadaşlar, nasıl siber hatalara, sentetik uyuşturucuya karşı tedbirleri arttırıyorsak, masaya yatırıyorsak birebir formda sokak hayvanları konusuna da kesinlikle kıymet verip, sorun çözmek için ilgililerle toplantılar yapıyoruz. Dünya bunu nasıl yapmışsa biz o denli yapacağız. Avrupa’da sokakta sahibi olmayan hayvan yok. Hasebiyle Türkiye’nin de en az o kadar sokaklarının inançlı olması, emin olması misyonumuz var. Sokakların güvenliği temeldir. Güvenlik tehdidini nereden gelirse gelsin çözmek vazifemizdir. Terörden gelir, trafikten gelir, sokağa davetten gelir, hayvandan gelir, hiç değerli değil. Birini birine daha öncelikli yahut sonralık hali yok. Hepsi önceliklidir, hepsi kıymetlidir. Sokağın inançlı olması tartışmasızdır. Evladımız okula rahat gidecek, yaşlımız mescidine rahat gidecek, bayanımız pazara rahat, keyifle gidecek lakin hiç kimsenin sokağa çıktığında sanki diye, hayvanlar beni ısırır mı diye, önüme çıkar mı diye korkmaması gerektiğini düşünüyoruz. Bunu biz siyasi polemik, bir tartışma konusu olmaktan çıkarmak istiyoruz. Bu sorun ülkemizin sıkıntısı. Bu problem o kurumun bu kurumun sıkıntısı, o partinin bu partinin sıkıntısı değil. Bu bizim problemimiz, yüreklerimiz yandığı anlarda ortak yanıyor” diye konuştu.
“Biz kurda kuşa vakıf kuran bir milletin torunlarıyız”
Eski kanunda “yakala, kısırlaştır, sal” prensibinin uygulandığını fakat bu uygulamaların tahlil olmadığını hatırlatan Turan, “Şimdiki Meclisimizin çıkarmış olduğu kanunda 9 ay kadar evvel yakala-rehabilite et-sahiplendir prensibini gördük. ya barınakta, ya meskende, iş yerinde olmak durumunda. Hasebiyle sokakta hayvan olmasın prensibini ortaya koyduk. Bu kanun belediyelerimize çok kıymetli vazifeler veriyor. Binde 5 bütçe ayrımı üzere, varsa barınağın büyütülmesi üzere, yoksa yapılması üzere birtakım vazifeler kelam konusu. Aksi halde de bir yaralanmada Allah korusun vefatta başta belediye liderimiz olmak üzere kimin ne kusuru varsa, ihmal eden bir bahis varsa hem bakanlığımızın teftiş tarafı hem yargının kendi iç çalışması kesinlikle gündem alacak diye düşünüyoruz. Kanun net. Bizim kültürümüzde, anlayışımızda canlıya eziyet haramdır, her şeyden evvel günahtır. Biz bir canlıya zulmedemeyiz, azap edemeyiz, etmemeliyiz. O yüzden dikkatli adım atma misyonumuz var. Biz kurda kuşa vakıf kuran bir milletin torunlarıyız. Yaşasınlar diye etrafa buğday atan, karda kışta kalmasın diye yemek atan insanların evlatlarıyız. O yüzden ne yaptığımızı biliyoruz. Biz elbisesinin üzerine oturan kedi uyurken uyanmasın diye elbisesini kesip o denli ayrılan bir peygamberin ümmetiyiz. Zulüm falan bizim işimiz olamaz, olmamalıdır. Lakin sokağın güvenliği bir daha diyorum esastır” formunda konuştu.
“Hiçbir lokantamızda bir modül ekmeğin çöpe gitmesine istek göstermeyiz”
Barınakta rehabilite edilecek hayvanların lokantalar, yurtlar, askeri gazinolar üzere yerlerde arta kalan yiyeceklerle doyurulabileceğinin altını çizen Turan, şöyle devam etti:
“Bu süreci valiliğimiz, belediyemiz, tüm ilgili ünitelerimiz takip ederken bir de bu mevzuda çok hassas olan kurumlarımız, derneklerimiz var. Hepsine Zonguldak Valiliğinden davette buluyorum. Sürece omuz versinler, takviye olsunlar. Fikirleriyle, kanaatleriyle, imkanlarıyla dayanak olsunlar. Hoş işler yapılıyor. Bu işlerden keyif alsınlar. Devlet tüm sıkıntıları masaya yatırdığında sağduyuyla kıymetlendirir ve uzun soluklu bakar. Biz bu ülkenin muhakkak devir sonra bu sorunu aşacağını ve bir daha sokaklarımızda hiçbir insanımızın sahipsiz hayvandan kaynaklı yaralanmayacağına, ölmeyeceğine inanıyoruz. Sivil toplum örgütlerimizin, derneklerimizin de sürece katkı sağlayarak kesinlikle dayanak olması lazım. Tekrar bizim kültürümüzde israf haramdır. Biz Zonguldak’ımızda hiçbir lokantamızda bir kesim ekmeğin çöpe gitmesine istek göstermeyiz. Bir tek pirincin çöpe gitmesine istek göstermeyiz. İstirham ediyorum, tüm bu derneklerimiz bu sürece katkı sağlasınlar. Bütün lokantalarımızdan, yurtlarımızdan, askeri garnizonlarımızdan arta kalan tüm yiyecekleri toparlayıp, belediyemizin de, valimizin de yapacağı altyapı tesisleriyle yemek haline getirilip daha ucuz, daha ekonomik imkanlarla hayvanlarımızın hayatlarını sürdürmesine imkan sağlayalım.”
“Zonguldak’ta 24 bin hayvanın yarısı sahipsiz”
Zonguldak’ta 24 bin hayvan olduğuna ve bunların yarısının sahipsiz olduğuna vurgu yapan Turan, kentte geçen yıl 32 ısırma hadisesi yaşandığını hatırlatarak açıklamalarını şöyle tamamladı:
“Zonguldak’ımızda 24 bin civarı hayvanımız var, köpeğimiz var. Aşağı üst bunların yarısı sahipli, tescilli, kimlikleri belirli, yarısı sahipsiz. Bu yeni çalışmalarla tüm bu sahipsiz köpeklerin toplanmasını, barınaklarda barındırılmasını, sahipleninceye kadar orada kalmasını ve bir daha sokaklarımızda güvenlik tartışması olmamasını talep ediyoruz. Geçen sene tekrar Zonguldak’ta 32 ısırma olayı oldu. Bu bizim çocuklarımız olabilir, komşumuz olabilir. Ancak hiçbir Zonguldaklı evladımızın ısırma ile müsabakasını ve daha ötesi risklerle müsabakasını istemeyiz. Az evvel heyetimizle birlikte gezdik, ziyaret ettik. Sofular köyü yakınlarında, 20 kilometre kadar arada 30 dönüm bir yeri birliğimiz, Özel Yönetimimiz öncülüğünde tahsis olarak aldı, çalışmaya başladı. Az masrafla, tel örgüyle çevirerek az betonla o bölgede doğal yaşama ortamında hayvanları toplamak için adımlar attı. 1-1,5 ay içerisinde orasının bittiğini, açıldığını ve sokakta gezen çok sayıda hayvanını da oraya toplanarak, orada ömrünün idame ettirildiğini göreceksiniz. Tıpkı halde Çaycuma Belediyemiz de 33 dönümlük alanda çalışmaya başladı. Kilimli Belediyemiz 30 dönüm bir yer tahsis ederek başladı. Onu da daima bir arada takip edeceğiz. Karadeniz Ereğli Belediyemizin de 30 dönüm çalışması var. Zati merkez belediyemizin yeri var, çalışıyor. Devrek Öelediyemizin yeri var, çalışıyor. Biz olanları düzgünleştirmek. sayıyı arttırıp, alanı arttırıp daha fazla potansiyelimizi değerlendirip tüm sokak hayvanlarımızın oralarda sağlıklı ve doğal ortamyf olmasını sağlayacağız.”
Zonguldak’ta sahipsiz sokak hayvanlarıyla ilgili çalışmaları geçen yıldan bu yana yürüttüklerini anlatan Vali Hacıbektaşoğlu ise, “Tabii bu ortada hayvanları muhafaza kanundaki değişiklik ve uygulama yönetmeliğine nazaran biz bir gözden geçirdik ve yeniden kanunun uygulama yönetmeliğinin emrettiği halde tüm Zonguldak çalışmalarımızı yürütüyoruz. Burada olağan Valilik, Vilayet Özel Yönetimi, tüm belediyelerimiz bu çalışmanın içinde ve burada huzurlarınızda ilgili kurumlar Orman Bölge Müdürlüğümüz, Tarım Vilayet Müdürlüğümüz, Ulusal Parklar Müdürlüğümüz ve öteki tüm paydaşlarımıza teşekkür ediyoruz” dedi. – ZONGULDAK
