By Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Cumhur İttifakı olarak iç cephemizi tahkim etme maksadıyla büyük bir içtenlikle hayata geçirdiğimiz ‘terörsüz Türkiye’ sürecinde kritik bir eşiği daha aştık. Örgütün kendini feshi ve silah bırakmasıyla artık bir daha yıllar boyunca neredeyse her gün ocaklara ateşlerin düştüğü günler geride kalmıştır” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kabine Toplantısı sonrasında açıklamalarda bulundu. Konuşmasına Anneler Günü hasebiyle tüm anneleri ve bayanları tebrik ederek başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Karşılık beklemeyen bir sevginin, uçsuz bucaksız bir muhabbetin, hiç bitmeyen bir fedakarlığın ve elbette sonsuz bir şefkatin şahikası olan eli öpülesi tüm annelerimize hürmetlerimi arz ediyorum” tabirlerini kullandı.
Başta merhum annesi olmak üzere ebediyete irtihal eden tüm annelere rahmet dileyen Erdoğan, “Rabbim onlardan razı olsun, yerleri inşallah cennet olsun” dedi. Şehit ve gazi annelerini de unutmayan Erdoğan, “Şehitlerimizin ve gazilerimizin gururlu, onurlu, onurlu annelerine buradan bir sefer daha sabrı cemil niyaz ediyorum” diye konuştu.
Türk milletinin annelere verdiği ehemmiyete dikkat çeken Erdoğan, “Biz, topraklarına Anadolu diyen, analar yurdu diyen, ana üzere yar olmadığına inanan bir milletin mensuplarıyız. Birebir vakitte bizler cenneti annelerin ayaklarının altına sermiş bir inancın müntesipleriyiz” sözlerini kullandı.
“Hayat uğraşında en güçlü desteğimiz annelerimizdir” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, annelerin haklarının hiçbir vakit ödenemeyeceğini vurguladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin dört bir yanında güvenlik, adalet, özgürlük ve kalkınmanın tesis edilmesi için çalıştıklarını belirterek, “Biz, yolumuzu kesecekler, ayağımıza çelme takacaklar, amaçlarımızla ortamıza girecek diye yoldan çekinen bir hükümet değiliz” dedi.
“23 yıldır hayalleri amaçlara, gayeleri de teker teker gerçeğe dönüştüren bir vizyon ve iradenin sahibiyiz” diyen Erdoğan, “Milletimize kelam verip de ulaştığımız tüm gayeler üzere Türkiye yüzyılı vizyonumuzu kuvveden fiile kesinlikle çıkaracağız. Yaşanan onca acının ve kasvetin akabinde daha aydınlık, daha müreffeh bir geleceğin milletimizi beklediğine tüm kalbimizle inanıyoruz” dedi.
Bölgede ve dünyada çok kritik gelişmelerin vuku bulduğu bir periyotta yaptıkları bir Kabine Toplantısı’nı daha tamamladıklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Toplantımızda güvenlikten dış siyasete, turizmden iktisada pek çok mevzuyu istişare ettik. Etrafımızdaki krizlerin ülkemiz iktisadına, ticaretine, savunmasına ve güvenliğine olan tesirlerini ele aldık. İnsanlık olarak son yılların en sancılı günlerini yaşadığımız bir gerçektir. Çabucak her gün ya yeni bir çatışmaya, savaşa ya da tansiyona uyanıyoruz. Dünyanın bir yol ayrımında olduğu her geçen gün daha net görülüyor. İkinci Cihan Harbi sonrası tesis edilen global nizam miladını doldururken, yerine neyin ikame edileceği hala gizemini koruyor. Daha açık söylemek gerekirse, insanlık bir bilinmezlik girdabına yanlışsız süratle sürükleniyor. Türkiye, büyük-küçük demeden herkesi etkileyen bu kaotik iklimi en düzgün yöneten ülkelerden biridir. Salgınla uğraşta ülkemize büyük avantaj sağlayan Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi belirsizlikler çağında da Türkiye’ye asimetrik imkanlar kazandırmaktadır. İdarede istikrarın, yönetim uyumun, bürokraside faal karar almanın, siyasette inancın, hizmette muvaffakiyetin simgesi olan Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi, her inanılmaz gelişmede rüştünü tekrar tekrar ispat etmektedir. Milletimizin takdir ve teveccühüyle hayata geçirilen idare değişikliğinin isabeti günden güne daha uygun anlaşılmaktadır. Yalnızca son toplantımızdan bu yana yaşanan tüm hadiselere bakmak bile bu gerçekleri görmek için yeterlidir” diye konuştu.
“Türkiye’nin kaptan köşkü ehil ellere emanettir”
Erdoğan, global siyaset ve iktisatta yaşanan türbülansa karşın Türkiye’nin emin ellerde olduğunu vurgulayarak, “Türkiye’nin kaptan köşkü Allah’a binlerce defa hamdolsun ki liyakatli, deneyimli ve dirayetli takımlara emanettir. 86 milyonun istikbali inançtadır, emin ve ehil ellerdedir” tabirlerini kullandı.
Vatandaşlara ve yatırımcılara seslenen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Dünyanın ve bölgemizin içinden geçtiği sancılı süreç sizleri asla huzursuz etmesin, asla endişelendirmesin. Özellikle iş çevrelerimiz, yatırımcılarımız muhakkak tasaya kapılmasın. Türkiye’nin pusulası yalnızca aydınlık ve müreffeh ufukları gösteriyor” dedi.
Her türlü zorluğun üstesinden gelme iradesine sahip olduklarını belirten Erdoğan, “Küresel atmosfer ne kadar kaotik olursa olsun Allah’ın yardımıyla gemiyi inançlı limanlara kesinlikle ulaştıracağız. Nasıl 2008 krizi ülkemizi teğet geçecek dedik ve haklı çıktıysak, nasıl kumpastan teröre ve darbe teşebbüsüne pek çok musibetin üstesinden geldiysek, nasıl salgını tüm dünyanın gıpta ettiği bir muvaffakiyetle yönettiysek, nasıl hükümetimizi bölgemizdeki savaş ve çatışmalardan uzakta tuttuysak, nasıl milletimizin çıkarlarına ziyan gelmesine müsaade vermediysek, inşallah bu muhataralı süreçten de hükümet olarak yeniden anlımızın akıyla, hatta daha da güçlenerek çıkmayı başaracağız” diye konuştu.
Erdoğan, Türkiye’nin sahip olduğu kadim devlet geleneği ve 23 yıllık idare deneyimine dikkat çekerek, “Ecdadımızdan tevarüs ettiğimiz mirasla, kadim devlet geleneğimizden ve varlıklı medeniyetimizden aldığımız ilhamla her dakikası millete hizmetle geçen 23 yıllık deneyimin rehberliğinde inşallah menzile varacağız” tabirlerini kullandı.
“İyi ve makus günlerinde kardeş Pakistan halkının yanında olmayı sürdüreceğiz”
Türkiye’nin gücü, prestiji ve kriz çözme kapasitesinin giderek daha fazla kabul görmekte olduğuna dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu hakikate son günlerde bir kere daha tanıklık edildiğini kaydetti. Erdoğan, “Öncelikle Pakistan ile Hindistan ortasında patlak veren tansiyonun ateşkesle neticelendirilmesinden duyduğumuz memnuniyeti tabir etmek istiyorum. Gerek Cemmu Keşmir’deki menfur terör hareketinde, gerekse Pakistan’a yönelik füze akınlarında çok net bir tavır sergiledik. Kardeş Pakistan halkına takviyemizi açıkça beyan ederken, çok tehlikeli boyutlara tırmanan tansiyonun düşürülmesi için de ağır çaba harcadık. Pakistan Başkanı kardeşim Şahbaz Şerif’le yaptığımız telefon görüşmesi hayli değerliydi. Pakistanlı kardeşlerimizi sabırlı, sağduyulu ve itidalli tavırları münasebetiyle bir defa daha tebrik ediyorum. Bundan sonraki basamakta da provokasyonlara gelinmemesi konusundaki dostça ikazımızı burada tekrarlıyorum. Ateşkesle sağlanan sükünet ortamının başta su problemi olmak üzere öbür tüm problemlerin da tahlilini kolaylaştırmasını diliyorum. Türkiye olarak inşallah bundan sonra da uygun ve makûs günlerinde kardeş Pakistan halkının yanında olmayı sürdüreceğiz” açıklamasını yaptı.
Türkiye’nin bu biçim krizlerde duruşunun muhakkak olduğunu kaydeden Erdoğan, “Biz sürekli barışın, istikrarın, diplomasinin ve diyaloğun tarafındayız. Milletlerarası bağlarda çıkarını diğerinin kaybında ve mahvında gören anlayışı reddediyoruz. Az yahut çok tüm tarafların bedel ödeyeceği sıcak çatışma yerine, herkesin yararlı çıkacağı bir rekabetin en gerçek yol olduğu inancındayız. Dış siyasette kimseyi ayırmadan barışçı, uzlaşmacı, iş birliğine dayalı müspet bir gündem oluşturma çabalarımız sürüyor. Geride bıraktığımız son iki hafta bu kapsamda epey ağırdı. Türkiye- İtalya 4. Hükümetlerarası Tepe Toplantısı vesilesiyle 29 Nisan’da Roma’ya gerçekleştirdiğimiz ziyaret verimli geçti. İkili iş birliğimizi güçlendirecek 10 evrak imzaladık ve tepe bildirisini kabul ettik. Başbakan Meloni ile görüşmemizde ikili ticaretimizi 40 milyar dolara yükseltme amacını belirledik. İtalya Cumhurbaşkanı Mattarella’yla bir görüşmemiz oldu. 2 Mayıs tarihinde tertiplenen İstanbul Doğal Kaynaklar Tepesi ile Memleketler arası Yeşilay Federasyonu Forumu’nda dünyanın 60’ı aşkın ülkesinden İstanbul’umuza teşrif eden konuklarımızla bir ortaya geldik” dedi.
3 Mayıs tarihinde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde olduklarını, ziyaretlerinde inşaatı üç yıl içinde tamamlanan Cumhuriyet Yerleşkesi’nin açılışını büyük bir gururla yaptıklarını aktaran Erdoğan, “Ardından bu sene birinci kere Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde düzenlenen Teknofest 2025’e iştirak ettik. Anavatan ve garantör olarak Kıbrıs Türk halkına ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne olan sarsılmaz takviyemizi tekrar teyit ettik. Cumhuriyet yerleşkemizin iki sembol yapıtı olan Cumhurbaşkanlığı binası ile Cumhuriyet Meclisimizin iyi olmasını diliyorum. Emeği geçen tüm kurum, kuruluş ve firmalarımızı tekrar tebrik ediyorum. 5 Mayıs Pazartesi günü katıldığım Türkiye Kızılay Derneğimizin 105. Olağan Genel Heyetinin hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum. 10. Anadolu Medya Ödülleri’ni takdim ettiğimiz basın mensuplarımızı buradan tekrar tebrik ediyorum. 7 Mayıs’ta 2024 yılında 81 vilayetimizde devre aldığımız irili ufaklı toplam 6 bin 182 elektrik gücü tesisinin toplu açılış merasimini gerçekleştirdik. Sonraki gün Vakıflar Haftamızın ve 101 vakıf yapıtımızın açılışını yaptık. Tekrar birebir gün Irak Başbakanı Sayın Sudani ve heyetini ülkemizde konuk ettik. Türkiye-Irak Yüksek Seviyeli Stratejik İşbirliği Kurulu 4. Toplantısı’nı yaptığımız bu ziyareti imzalanan 11 mutabakatla taçlandırdık” diye konuştu.
9 Mayıs Cuma günü Müstakil Endüstrici ve İşadamları Derneğinin 28. Olağan Genel Heyetinde MÜSİAD topluluğuyla bir arada olduklarını belirten Erdoğan, “Kurulduğu günden beri tam 35 yıldır adaletin, ulusal iradenin ve helalinden kazanmanın yanında saf tutan MÜSİAD’ımızla iftihar ediyoruz. Sonraki gün Anne ile Güçlü Aile, Aile ile Güçlü Türkiye programında şehit annelerimiz başta olmak hanım kardeşlerimizle bu vesileyle bir ortaya geldik” dedi.
Dün telefon diplomasisi bakımından hayli ağır geçtiğini lisana getiren Erdoğan, evvel Fransa Cumhurbaşkanı Macron’la görüştüklerini, akabinde da Rusya Devlet Başkanı Putin’le kapsamlı bir telefon görüşmesi yaptıklarını hatırlattı. Erdoğan, “Sayın Putin’le Rusya- Ukrayna ortasında 3,5 yıldır devam eden ihtilafa son verilmesi dahil birçok değerli mevzuyu değerlendirdik. Biraz evvel de Ukrayna Devlet Lideri Sayın Zelenski’yle görüştük. Geçtiğimiz hafta Amerikan Lideri Sayın Trump’la da bu sıkıntıyı ele almış, akan kanı durdurmak için atabileceğimiz adımları konuşmuştuk. Pahalı dostum Trump’ın sıcak çatışmaları, diyalog ve diplomasi yoluyla çözme iradesini biz de destekliyoruz” tabirlerini kullandı.
“İnşallah bu sefer yakalanan fırsatın heba edilmeyeceğine inanıyoruz”
Türkiye’nin barış diplomasisinde global ölçekte yardımı, takviyesi, arabuluculuğu aranan bir ülke pozisyonuna geldiğini vurgulayan Erdoğan, Rusya-Ukrayna krizine tahlil bulmaya Mart 2022’de çok yaklaşıldığını ancak savaş baronlarının müdahaleleri sebebiyle uğraşların akim kaldığını kaydetti. Erdoğan, “Bunun bedelini ise maalesef en çok siviller, çocuklar ve bayanlar ödedi. Gelinen basamakta Rusya-Ukrayna-Amerika ve Avrupa görüşmelerinin yapılmasında mutabık. Tüm tarafların itimadını kazanmış yegane ülke olarak bu görüşmelere katkı vermeye hazır olduğumuzu ve konut sahipliği yapmaktan memnunluk duyacağımızı tekrar lisana getirdik. Son temaslarla birlikte yeni bir fırsat penceresinin açıldığını görüyoruz. İnşallah bu sefer yakalanan fırsatın heba edilmeyeceğine inanıyoruz” değerlendirmesini yaptı.
“Nisanda son 40 ayın en düşük enflasyon düzeyine ulaştık”
Bir yandan Türkiye’nin yurt dışındaki prestijini yükseltirken, başka yandan yurt içindeki kalkınma atılımlarına sürat verdiklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, enflasyonla çabada olumlu seyrin sürdüğünü belirterek, “Nisanda son 40 ayın en düşük düzeyine ulaştık” dedi. Dış istikrarda de olumlu bir tablo olduğuna dikkat çeken Erdoğan, petrol fiyatlarındaki düşüşün enflasyon ve cari açıkla çabayı desteklediğini tabir etti. İstihdamdaki gelişmelere de değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Mart ayında işsizlik oranı yüzde 7,9’a geriledi, yani 2005’ten bu yana en düşük seviyeyi gördü. Erkeklerde bu oran yüzde 6,5 ile rekor seviyeye indi” bilgisini paylaştı.
İhracatta da güzel bir ivme yakalandığını söyleyen Erdoğan, “İhracatta son 12 aylık devirde 265 milyar dolarla rekor kırdık” dedi. Hayat pahalılığı ve fırsatçılıkla gayrette kararlı duruşlarını sürdüreceklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu hususta taviz verilmeyeceğini belirtti.
Turizmde elde edilen sayıları da paylaşan Erdoğan, Türkiye’nin 2024 yılını rekorlarla kapattığını söz etti. Türkiye’nin 2024 yılında en fazla turist ağırlayan birinci 4 ülke ortasında yer aldığını lisana getiren Erdoğan, 2025’in birinci çeyreğinde de yükselişin sürdüğünü belirterek, “Turizm dalımız 2024 yılını esasen rekorlarla kapatmıştı. Dünya Turizm Örgütü datalarına nazaran Türkiye 2024 yılında en fazla turist ağırlayan birinci 4 ülke ortasında girdi. Geçen yılki ivmenin birinci çeyrekte de devam ettiğini görüyoruz” diye konuştu.
“2025’in birinci çeyreğinde 8 milyon 844 bin ziyaretçiyi ülkemizde ağırladık. Gelir olarak ise toplam 9,5 milyar dolara ulaştık. 2025 yılı birinci 3 ayı, tüm vakitlerin birinci çeyrek rekorunu kırdığımız bir devir oldu” diyen Erdoğan, ortalama kalış müddetinin 11 gün olduğunu ve gecelik harcamanın tüm ziyaretçiler için 99 dolara çıktığını kaydetti. Yabancı turistlerin gecelik gelirinin yaklaşık yüzde 10 artarak 106 dolardan 116 dolara yükseldiğini belirten Erdoğan, 2025 yıl sonu gayelerinin 65 milyon ziyaretçi ve 64 milyar dolar turizm geliri olduğunu hatırlattı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yılın geri kalanında da inşallah amaçlarımızın üzerinde bir performans sergileyerek 2025 yılını turizmde rekorlar kırarak tamamlayacağız” dedi.
Türkiye’nin başarılarından rahatsız olan çevrelere işaret eden Erdoğan, “Türkiye’nin reklamını yapmak yerine, uzatılan her mikrofona kendi ülkesini kötüleyenlere karşılığımızı işte bu başarılarla, işte bu rekorlarla veriyoruz” sözlerini kullandı.
“Birileri istedikleri kadar kendi ülkelerini yabancılara şikayet edebilir, istedikleri kadar rüzgar yapabilir, lakin kayadan koparabilecekleri yalnızca toz olacaktır” diyen Erdoğan, gerçek bildikleri yolda sapasağlam duracaklarını vurguladı. Turizm kesiminin birinci çeyrek performansının iktisada güzel olmasını dileyen Erdoğan, “Burada tesis sahiplerinden çalışanlarına kadar turizm dalımızın tüm mensuplarına, ülkemize kazandırdıkları bu muvaffakiyet için teşekkür ediyorum” dedi.
“Terörsüz Türkiye sürecinde bugün kritik bir eşiği daha aştık”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhur İttifakı’nın öncülüğünde yürütülen “terörsüz Türkiye” sürecinde kritik bir eşiğin aşıldığını belirterek, “Terörsüz Türkiye amacımıza manileri aşarak, önyargıları kırarak, fitne ve nifak tuzaklarını bozarak emin adımlarla yürüyoruz. Cumhur İttifakı olarak birinci cephemizi tahkim etme gayesiyle büyük bir içtenlikle hayata geçirdiğimiz terörsüz Türkiye sürecinde bugün kritik bir eşiği daha aştık. Terör örgütü, kendini feshetme ve silahları teslim etme kararı aldığını açıkladı” dedi.
Alınan bu kararı Türkiye’nin güvenliği, bölgenin huzuru ve milletin kardeşliği ismine kıymetli bulduklarını vurgulayan Erdoğan, açıklamanın yalnızca Kuzey Irak değil, Suriye ve Avrupa başta olmak üzere örgütün tüm uzantılarını kapsadığını kaydetti. “Terörün ve şiddetin büsbütün devreden çıkmasıyla birlikte başta siyasetin demokratik kapasitesinin güçlendirilmesi olmak üzere her alanda yeni bir devrin kapıları açılacaktır” diyen Erdoğan, bu sürecin emperyalist planlara darbe vuracağını söz etti. Erdoğan, “Kandan ve gözyaşından beslenenler kaybederken, kazanan milletimiz ve memleketimiz olacak, hatta bölgemizdeki tüm kardeşlerimiz olacaktır. Biz buna gönülden inanıyoruz. İstihbarat teşkilatımız ve öteki ünitelerimiz rastgele bir yol kazasının yaşanmaması ve verilen kelamların tutulması için bundan sonraki süreci de çok büyük bir hassasiyetle takip edecektir. Biz de devlet aklı ve ciddiyetiyle gereken takibi anbean yapacağız. Daha kapsamlı açıklamaları gerek şahsen, gerekse yetkili arkadaşlarımız vasıtasıyla önümüzdeki günlerde kamuoyumuzla paylaşacağız” dedi.
“Hep birlikte Türkiye’yiz, biz birlikte güçlüyüz”
“Kökenlerimiz, kültürlerimiz, inançlarımız farklı olsa da hepimiz Türkiye Cumhuriyeti’nin birinci sınıf vatandaşlarıyız” diyen Erdoğan, “Hep bir arada Türkiye’yiz. Biz birlikte güçlüyüz. Bu duygudaşlığı, bu kaderdaşlığı ve kardeşlik şuurunu yücelttiğimiz takdirde Allah’ın yardımıyla Türkiye’nin bileğini hiçbir güç bükemeyecektir. Burada bir zafiyet yaşanırsa o vakit da bize kimse yardım edemez. Bu hakikati hiçbir vakit unutmamamız gerekiyor. İktidar ve Cumhur İttifakı olarak Türkiye’yi 40 yıldır kanayan bu yarasından kurtarma noktasındaki kararlılığımızı tekrar vurguluyorum. Birinci günden itibaren terörsüz Türkiye çalışmalarına içtenlikle sahip çıkan ittifak ortağımız Milliyetçi Hareket Partisi Genel Lideri Sayın Devlet Bahçeli başta olmak üzere tüm genel liderlere, siyasi partilere, medya mensuplarına, emeği olan herkese şahsım, milletim ismine teşekkür ediyorum” formunda konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “terörsüz Türkiye” vizyonuna takviye verenlere teşekkür ederken Devlet Bahçeli’ye Cumhuriyet’in 102. yılına ithafen Kabine’ye gönderdiği bayrak nakışlı gül buketi için özel olarak şükranlarını sundu. Erdoğan, “Bundan sonra yapılacak çalışmaların şimdiye kadarkinden daha yüksek dikkat, ihtimam, sabır ve sorumluluk gerektirdiğinin pek farkındayız. Menzile varıncaya kadar umudu büyüten, riskleri azaltan bir anlayışla hareket etmeyi sürdüreceğiz. İlgili kurumlarımızın çalışmaları, siyaset kurumunun müspet katkısı, aziz milletimizin de hayır duasıyla inşallah bu sıkıntıyı artık büsbütün geride bırakmayı ümit ediyoruz. Bu vesileyle vatanımızın bekası, devletimizin ayrılamaz bütünlüğü ve milletimizin istikbali uğrunda can veren kahraman şehitlerimizi rahmetle yad ediyorum. Tıpkı kutlu çabada yaralanan gazilerimize şükranlarımı sunuyorum. Sonlarımız içinde ve ötesinde fedakarca misyon yapan tüm güvenlik güçlerimize Rabbim’den merhamet diliyorum. Rabbim ayaklarına taş değdirmesin niyazında bulunuyorum. Örgütün kendini fesih ve silah bırakmasıyla artık bir daha yıllar boyunca neredeyse her gün ocaklara ateşlerin düştüğü günler geride kalmıştır. İnşallah terör yüzünden anne, eş, evlat yüreklerinin cayır-cayır yandığı haberleriyle bir daha karşılaşmayacağız” dedi.
Sürecin bundan sonraki kademelerinin daha fazla dikkat, sabır ve sorumluluk gerektirdiğine vurgu yapan Erdoğan, “Dolayısıyla bugün açıklanan kararın en büyük kazananlarından biri şehit yakınlarımız, gazilerimiz, güvenlik güçlerimiz, Diyarbakır Annelerimiz, onların yavruları. Tek başına bu hakikat bile verilen gayretin ve gelinen basamağın hem insani, hem tarihi kıymetini göstermeye kafidir. Birebir biçimde sürecin bir başka değerli kazananı, yıllarca terör sebebiyle evlatlarını kaybeden, maddi-manevi kaç dertlere maruz kalan, konutundan, yurdundan olan Kürt kardeşlerimdir. Fiilen biten terörün kalan gölgesinin de bu biçimde üzerimizden kalkmasıyla 86 milyon daima birlikte tıpkı ortak hayallere, birebir ortak gayelere, birebir ortak pahalara sahip bir formda geleceğe yürüyeceğiz. Cenab-ı Allah yolumuzu açık, bahtımızı açık etsin diyorum. Rabbim 86 milyonun tamamını korktuklarından emin, umduklarına nail eylesin diyorum” tabirlerini kullandı. – ANKARA
